Gönderen Konu: “Minyatür” (G.S.K 9. ve 10. kazanımlar)  (Okunma sayısı 47331 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı B૯ηбüL

  • Yönetim K.Ü
  • Uzman
  • *
  • İleti: 4.432
  • Karizma Puanı: 1631
    • seyfullah sünbül
“Minyatür” (G.S.K 9. ve 10. kazanımlar)
« : 29 Mart 2009, 17:13:52 »


“Minyatür”



ÖĞRENME ALANI   :          GÖRSEL SANAT KÜLTÜRÜ (G.S.K.)
 
KAZANIMLAR        :9. Görsel sanat eserinin oluşmasında, döneminin düşünce ve inanç sistemlerinin coğrafi özelliklerinin ve çeşitli olayların etkisini tartışır (G.S.K)
10. Sanatın kültürü aktarma yollarından biri olduğuna ilişkin örnekler verir. (G.S.K)



ÖĞRENME-ÖĞRETME YÖNTEM VE TEKNİKLERİ   :Anlatım, inceleme, tartışma, soru-cevap


KULLANILAN EĞİTİM TEKNOLOJİLERİ ARAÇ VE GEREÇLER   :
Konu ile ilgili sunu



İŞLENİŞ:

Dönemin savaş sahnelerini, eğlence hayatını, yaşantısını anlatan bir minyatür incelemesi yaptırılabilir.
Öğrencilere, "Burada neler görüyorsunuz, insanlar neler yapmakta, en çok dikkatinizi çeken unsurlar nelerdir, kıyafetler nasıl, mekân nasıl düzenlenmiş? " gibi sorular yöneltilebilir


NEDİR MİNYATÜR?

Minyatür, çok ince işlenmiş ve küçük boyutlu resimlere ve bu tür resim sanatına verilen addır. Orta Çağda Avrupa'da elyazması kitaplarda baş harfler kırmızı bir renkle boyanarak süslenirdi. Bu iş için, çok güzel kırmızı bir renk veren ve Latince adı “minium” olan kurşun oksit kullanılırdı. Minyatür sözcüğü buradan türemiştir. Bizde ise eskiden resme “nakış” ya da “tasvir” denirdi. Minyatür için daha çok nakış sözcüğü kullanılırdı. Minyatür sanatçısı için de “resim yapan, ressam” anlamına gelen nakkaş ya da musavvir denirdi. Minyatür daha çok kâğıt, fildişi ve benzeri maddeler üzerine yapılırdı.




--Tarihçe--

Minyatür, doğu ve batı dünyasında çok eskiden beri bilinen bir resim tarzıdır. Ama minyatürün bir doğu sanatı olduğunu, batıya doğudan geldiğini ileri sürenler vardır. Doğu ve batı minyatürleri resim sanatı yönünden hemen hemen birbirinin aynı olmakla birlikte renk ve biçimlerde, konularda ayrılıklar görülür. Minyatür, kitapları resimlemek amacıyla yapıldığından boyutları küçük tutulmuştur. Bu ortak bir özelliktir. Doğu ve Türk minyatürlerinin bazı başka özellikleri de vardır. Bu minyatürlerin çevresi çoğu kez "tezhip“ denen bezemeyle süslenirdi. Minyatürde suluboyaya benzer bir boya kullanılırdı. Yalnız bu boyaların karışımında bir tür yapışkan olan arapzamkı biraz daha fazlaydı. Çizgileri çizmek ve ince ayrıntıları işlemek için yavru kedilerin tüylerinden yapılan ve "tüykalem“ denen çok ince fırçalar kullanılırdı. Boyama işi için de çeşitli fırçalar vardı. Resim yapılacak kâğıdın üzerine arapzamkı katılmış üstübeç sürülürdü. Renklere saydamlık kazandırmak için de bu yüzeyin üzerine bir kat da altın tozu sürüldüğü olurdu.

Bilinen en eski minyatürler[Mısır]'da rastlanan ve İÖ 2. yüzyılda papirüs üzerine yapılan minyatürlerdir. Daha sonraki dönemlerde Yunan, Roma, Bizans ve Süryani elyazmaları'nın da minyatürlerle süslendiği görülür. Hıristiyanlık yayılınca minyatür özellikle elyazması İncil'leri süslemeye başladı. [Avrupa]'da minyatürün gelişmesi 8. yüzyılın sonlarına rastlar. 12. yüzyılda ise minyatürün, süslenecek metinle doğrudan doğruya ilgili olması gözetilmeye ve yalnızca dinsel konulu minyatürler değil dindışı minyatürler de yapılmaya başlandı. Baskı makinesinin bulunuşuna kadar Avrupa'da çok güzel ve görkemli minyatürler yapıldı. Bundan sonra minyatür daha çok madalyonların üzerine portre yapmak için kullanıldı. 17. yüzyıldan sonra fildişi üzerine yapılan minyatürler yaygınlaştı. Daha sonra minyatür sanatına karşı ilgi azalmakla birlikte dar bir sanatçı çevresinde geleneksel bir sanat olarak sürdürüldü. Selçuklular döneminde de minyatüre önem verildi. Selçuklular'ın İran ile ilişkileri nedeniyle minyatür sanatı İran etkisinde kaldı. Mevlana'nın resmini yapan Abdüddevle ve başka ünlü minyatür sanatçıları yetişti. Osmanlı Devleti döneminde ise 18. yüzyıla kadar İran ve Selçuklu etkisi sürdü. Fatih döneminde, padişahın resmini de yapmış olan Sinan bey adlı bir nakkaş, II. Bayezid döneminde de Baba Nakkaş diye tanınan bir sanatçı yetişti. 16. yüzyılda Reis Haydar diye tanınan Nigarî, Nakşî ve Şah Kulu ün yaptılar. Gene aynı dönemde, Bihzad'ın öğrencisi olan Horasanlı Aka Mirek de İstanbul'a çağrılarak saraya başnakkaş (başressam) yapılmıştı. Mustafa Çelebi, Selimiyeli Reşid, Süleyman Çelebi ve Levnî 18. yüzyılın ünlü nakkaşlarıdır. Bunlardan Levnî, Türk minyatür sanatında bir dönüm noktasıdır. Levnî, geleneksel anlayışın dışına çıktı ve kendine özgü bir biçim geliştirdi. 19. yüzyıl başlarında yenileşme hareketleriyle birlikte minyatürde de batı resim sanatının etkileri görüldü.


 Günümüzde Minyatür yerini yavaş yavaş bildiğimiz anlamda çağdaş resme bırakmaya başladı. Ama batıda olduğu gibi ülkemizde de geleneksel bir sanat olarak varlığını sürdürmektedir. Birkaç Yüzyıllık kesintiden sonra Prof.Dr.Süheyl Ünver'in çabalarıyla tekrar günyüzüne çıkmış minyatür sanatı Günümüzde Günseli Kato, Nusret Çolpan, Gülbün Mesera, Gülçin Anmaç ve yetişmekte olan birçok genç sanatçı tarafından icra edilmektedir.



Ölçme-Değerlendirme:

Kimler fikir üretip duygularını aktarabiliyor?




DAHA DETAYLI BİLGİLERİN YER ALDIĞI SİTEMİZDEKİ MİNYATÜR BÖLÜMÜMÜZ İÇİN BURAYA
Günlük plan ektedir..
« Son Düzenleme: 29 Mart 2009, 17:15:33 Gönderen: ..þ૯ηбüL.. »

Çevrimdışı artmiragee

  • Üye
  • *
  • İleti: 27
  • Karizma Puanı: 2
Ynt: “M i n y a t ü r” (G.S.K 9. ve 10. kazanımlar)
« Yanıtla #1 : 15 Nisan 2009, 16:34:23 »
bengül hocam sizden minyatür konusuylada ilgili değerlendirme ölçeği varsa göndermenizi isteyeceğim.açıkçası ben çocuklardan araştırma yapıp powerpoint sunusu haline getirmelerini istedim.yaptılar ve kendimce oluşturduğum bi ölçekle değerlendirmeye alıcam.yani ben böyle bi yol buldum kendime bu etkinliği değerlendirirken.açıkçası bi başkasının nasıl bi değerlendirme yaptığını da bilmiyorum.bu sebepten dolayı sizden değerlendirme ölçeğiniz varsa göndermenizi istiyorum.yoksada fkirinizi paylaşırsanız sevinirim.ayrıca müfredat programında bulunan bi dolu konuylada ilgili değerlendirme ölçekleri konusunda bence açık var.hoş herkes kendi şartları dahilinde değerlendirme yapıyor bunuda biliyorum ama belli bi standartıda oturtmak lazım belki de.yani işte.kimi etkinlklerde iki arada bi derede.:)saygılarımla.

Çevrimdışı B૯ηбüL

  • Yönetim K.Ü
  • Uzman
  • *
  • İleti: 4.432
  • Karizma Puanı: 1631
    • seyfullah sünbül
Ynt: “M i n y a t ü r” (G.S.K 9. ve 10. kazanımlar)
« Yanıtla #2 : 15 Nisan 2009, 20:23:52 »
benim özellikle şu ölçek kullanılacaktır demek haddim değil, ancak  konu, uygulamaya yönelik olmadığı için  derse hazırlıklı gelip gelmediğini gözlemleme(ön araştırma),minyatürle ilgili soru-cevap şeklinde (ders içi performans),konunun kazanımlarını hedefleyen bir değerlendirme yapmaya çalıştım..daha çok konuda belirttiğim gibi derse katılımın ,konu ile ilgili fikir üretilip yorum yapılabilmesinin hedeflenmesi  gerektiğini düşünüyorum ..gözlem formları genellikle uygulamalı konular için hazırlanmış klavuz kitapta yani anlatımlı konular için sözel değerlendirme yapabileceğimiz formlar kullanılabilir..
tabiki budur demiyorum ve  en doğrusunu sizlerden gelecek görüşlere göre şekillendireceğimize inanıyorum..havuzumuz etkinliklere yönelik her tür paylaşımları en olması gereken noktada toplamak ve hepimizin faydalanmasını sağlayabilmek için kuruluyor..konulara yönelik tecrube ve görüşlerimizi de yazalım..

aşağıdaki linkte üyelerimizin paylaştığı çeşitli ölçekler var isterseniz yinede bir bakın..
değerlendirme ölçeklerimiz burada
teşekkürler..
::gorseloley::

Çevrimdışı sev.ecem

  • sevecem
  • Üye
  • *
  • İleti: 34
  • Karizma Puanı: 1
Ynt: “M i n y a t ü r” (G.S.K 9. ve 10. kazanımlar)
« Yanıtla #3 : 21 Nisan 2009, 10:12:42 »
çocuklar minyatür çalışmasının ruhunu çözemiyorlar sonuç hep hüsran.

Çevrimdışı artmiragee

  • Üye
  • *
  • İleti: 27
  • Karizma Puanı: 2
Ynt: “M i n y a t ü r” (G.S.K 9. ve 10. kazanımlar)
« Yanıtla #4 : 28 Nisan 2009, 18:34:50 »
Bengül hanım teşekkür ederim ilginize. 340a

Çevrimdışı htc_k

  • Üye
  • *
  • İleti: 54
  • Karizma Puanı: 1
Ynt: “M i n y a t ü r” (G.S.K 9. ve 10. kazanımlar)
« Yanıtla #5 : 13 Eylül 2009, 13:17:49 »
teşekkürler.

Çevrimdışı ilhami diksoy

  • son çizer
  • Çalışkan
  • ****
  • İleti: 624
  • Karizma Puanı: 144
Ynt: “M i n y a t ü r” (G.S.K 9. ve 10. kazanımlar)
« Yanıtla #6 : 19 Eylül 2009, 22:07:42 »
arkadaşlar sizler nasıl yapyosunuz bilmiyorum ders işlenişini ama ben geçen yıl gösterip yaptırma şeklinde kısmende anlatma şeklinde geçti.Bu yıl ise farklı bi planım var.Şöyle ki yaklasık 10-12 etkinlik var ve bunları her bir gruba ve aylara yayarak öğrencilere anlattırım uygulattırmak istiyorum bense arada püf noktaları sokuşturacagım.Yani tamamen öğrenci merkezli bir ders işlemeyi düşünüyorum.Uygulayan yada fikri olan arkadaşlar yazabilirlerse memnun olurum...
ondokuz mayıs üniversitesi güzel sanatlar egitimi böl.grafik anasanat dalı 2004-2008

Çevrimdışı ∙»30ĄĞUSŢOЅ«∙

  • Tecrübeli
  • ***
  • İleti: 399
  • Karizma Puanı: 177
  • ATAM İZİNDEYİZ
Ynt: “M i n y a t ü r” (G.S.K 9. ve 10. kazanımlar)
« Yanıtla #7 : 19 Eylül 2009, 22:36:51 »
ELLERİNİZE SAĞLIK ÖĞRETMENİM GÜZEL OLMUŞ karizmanızı ekledim bide çiçek vereyim size 340a
Öğretmen bir kandile benzer, kendini tüketerek başkalarına ışık verir.ATATÜRK 

Çevrimdışı art1art2

  • Üye
  • *
  • İleti: 60
  • Karizma Puanı: 1
Ynt: “M i n y a t ü r” (G.S.K 9. ve 10. kazanımlar)
« Yanıtla #8 : 13 Ekim 2009, 08:51:24 »
teşekkürler..

Çevrimdışı misket

  • Tecrübeli
  • ***
  • İleti: 346
  • Karizma Puanı: 39
Ynt: “Minyatür” (G.S.K 9. ve 10. kazanımlar)
« Yanıtla #9 : 16 Ekim 2009, 21:19:21 »
ellerinize sağlık.
Otunu, suyunu bilmediğin gönüllerde koyun gütme! Yoksa, 'kaçırcağın keçilere' çobanlık yapamazsın .       
                                 ŞEMS-İ     TEBRİZİ