Görsel Sanatlar dersi acaba dışarıdan nasıl görünüyor.Başımdan geçen birkaç olayı sizlerle paylaşmak istedim.
        Bir gün yetenekli bir öğrencime sen görsel sanatlarla ilgili bir bölüme gitmelisin dedim.Çocuk İlkin heveslendi bir iki gün sonra dediki öğretmenim siz diğer öğretmenler kadar maaş alıyor musunuz?
Ben sosyal bilgiler öğretmeni olmaya karar verdim dedi.(öğrenci bizim ders hep önemsenmediğinden düşük maaş alıyoruz sanmış:)Çocuk hırs yaptı başkalarınında gazına gelerek anadolu lisesini kazandı ama dersler ağır gelince bide hırslı olunca ve çevre baskısıyla,gücünün üstünde bir çaba gösremek zorunda kalıdı ve kafayı yedi, okuldan atıldı.sonunda çocuğu imam
Hatib Lisesi ne yazdırdılar.Oysa güzel sanatları güle oynaya kazanacak kadar yetenekliydi.Güzel sanatlar sınavına girsin çok istemiştim ama herkes anadolu lisesi konusunda baskı yaptı..
      Başka bir olay bugün gerçekleşti öğretmenler aralarınada konuşurken duydum görsel sanatlar kıytırıktan bir dersmiş. ( Bunu söyleyen Türkçe öğretmeni)Sınav yapacaklar bizim dersten zaman isterler,istemeleri bişi değil tabiki gerekiyorsa verilir ama düşünce belli.çöp toplatılacak kantin temizletilecek bizim dersten öğrenci alınır...
Yetmez her yarışamaya katılmamız beklenir ama ekstra çalışılması gerek iyi öğrenciler var denildiğinde gerek yok hocam Çocuklar sbs ye çalışsın denir.Diğer öğretrmenler çok şey öğretiyor da biz öğretmiyormuşuz boş dolaşıyormuşuz gibi angarya işler yıkılmaya çalışılır.Yapılanın da kıymeti bilinmez.Çocuk hiçbir şey getirmez sorumluluğunu bilmez,çalışmasını yapmaz düşük not verirsin resimden düşük not mu verilir, resim yetenek. işi derler..(Ben şahsen kendi adıma yetenek falan ölçmüyorum sorumluluğunu bilsin yeter)Zaten okadar öğrenciden kaç tanesi yeteneklidir ki...Bireysel farklılıklara değer verilmemesi yetenekli çocukların harcanması beni oldukça üzüyor. sistemdeki hatalar noksanlıklar  diz boyu her öğrenciden aynı şeyi bekleyen bir düzen den ibaret her şey.
Geçenlerde başka bir okulda öğretmen arkadaş siz neye göre ders işliyosunuz yıllık planınız falan da yok demez mi.. ya bunu söyleyen bi öğretmen...(Matematik öğrt.)Kafamıza göre ders işliyoz zannediyo.
T.T.Dersine de giriyorum.Çocuklar diğer derslerden  maşallah çok şey öğreniyorlar ya.Bizim dersler kıytırık  olduğu için bir şey öğretilmiyor;ama nedense pek çok anlatmamız gereken şeyleri dahi anlatmak zorunda kalıyoruz. cetveli sıfırdan kullanmasını bilmiyenimi ,geometrik şekilleri birbirinden ayıramayanı mı  ,iki kelimeyi bir araya getirip bir şey yazamayanları mı yoksa
düzgün tertipli bir dosya hazırlamaktan haberi
olmayanları mı ararsın.Çocukların yaparak yaşayarak öğrenmesi lazım bizim derslerde onu sağlıyor.Pekçok dersin bütünleşmiş hali,çocukların ufkunu ,hayal gücünü genişleten,genel kültürünü arttıran,çocukları sosyalleştiren,mutlu kılan bir dersimiz var.Çoklu zeka diye bir şey var.öğretmenler bile bunu görmezden gelirse bizim işimiz var...Sorsan hepsi tabi hocam der ama ana düşünce'kıytırıktan 'ders.Herkes şunun farkında olmalıki bütün dersler bir bütün.Onlar ana renk, biz ara renk:)Ama bizsiz gök kuşağı bile olmuyor...Sanmayın ki alınganım ama herşeyi hakkıyla yapmayı seven biri olmam dan kaynaklanıyor bu sitemim yoksa hazır böyle görünüyorken yan gelip yatmasını da bilirim.Bütün Üzüntüm koyun gibi yetiştirilen tek yöne yönlendirilen bireyler bir öğrenci ana derslerden başarılı olursa başarılı sayılıyor.Sanki harkes
doktor,mühendis avukat vb. olacak..

Konu başlığını görünce yaşasın dedim kendi kendime bütün silahlarımı kuşanıp sayfayı açtım. Şu haddini bilmeze haddini bildirmek için, Allah ne verdiyse saldıracaktım çünkü. Ama sayfayı açınca üzüldüm doğrusu. İlker Öztürk arkadaşımın dediği gibi yazan bir resim öğretmeniydi. İlker öğretmenimin diğer satırlarına da aynen katılıyorum. Siz donanımlı olursanız bunların hepsi vız gelir, tırıs gider.
   @eser arkadaşımdan bir ricam var sayfanın başlığını değiştirirse memnun olurum.

Bunun donanımla ilgisi yok 3 yıllık öğretmenim gerek müfettişlerden gerek müdürlerden 3 tane teşekkürüm var.9 tane okul gezdim emsallerime göre yüksek performans ve emeklerimden ötürü aldım bu belgeleri olay bu değil arkadaşlar.Değişik okullardan aldığım izlenimler bunlar.Bu yaşadığım olaylar yeniokullarımda oluyorlar benden önce pek bişiey yapılamamış zannediyorum hep başka öğretmenler girmiş derslere .olay benim donanımlı olmam değil harcanan çocuklar.Birkaç kişi elime belge tutuştursa ne olur çoğunluktaki genel fikir bu bunları benim yüzüme söyleyen olmadı.şahsıma olan bi durum değil görsel sansatlar dersine karşı olan bi durum.                                                   

  '' Bu arada başlık yakışmamış demişsiniz böle bir başlık olmasa kaçınız bu uzun yazıyı okurdu.Algıda seçicilikten yararlanarak ilginizi yazıma çektim kusura bakmayın.''                                                                          Yazdıklarım güçsüzlük olarak yorumlanmasın lütfen bu sadece sizlerin varlığını paylaşmak sesinizi duymak istemek okadar.Yoksa bu yazıyı bu siteye yazmaz diğer eğitim sitelerine yazardım.Ama zihniyetlerin değişeceğini sanmıyorum.Bu yazdıklarımın dışında derse önem veren arkadaşlarda oluyor tabi.Ama bakıyorum o kişiler genelde bi sanatın herhangi bir dalıyla uğraşan,ya da ilgi duyan kişiler insanın farkındalığıyla ilgili olan bi durum bence bu.Bir matematik öğretmeni arkadaşım resim dersine giriyor ve sık sık beni arayıp ne işleteyim diye soruyor bu da bir örnek ama oldukça azınlık.(tiyatro ve edebiyatla ilgileniyor.)Esved arkadaşım kastettiğim tıpkı senin dediğin gibi başarılı dedikleri öğrenciler elipsi daireyi ve silindiri ayıramıyor.T.T dersi içerik olarak diğer derslerde öğrendiklerini uygulamaya geçirme dersi...

Çok özür dileyerek başlığı değiştirdim hocam.. biz bari telaffuz etmeyelim istedim..konu için ve duyarlılığınız için çok teşekkür  ve +1

Bundan birkaç yıl önce televizyonda bir program seyrettim. Konu üniversite sınavları öncesi okulları tanıtmaktı. Bir üniversitemizin - Güzel Sanatlar Fakültesi Bölüm Başkanı okul hakkında bilgi veriyordu. Aklımda kaldığı kadarıyla bir bölümü sizlere aktarmaya çalışayım.
 “ Bir dönem okula öğrenci seçiminde ÖSS puanına ağırlık verdik. Birinci dönem sonunda öğretmenlerimiz geldi doğru bir şey yaptığımızı öğrencilerin ne verirlerse aldığını sınavlar dada çok başarılı sonuçlar aldıklarını söylediler. Sevindik doğru bir iş yaptık diye. Ama yılsonu gördüğümüz manzara tam bir faciaydı.  Sergi açacağız özgün eserler yok.  Çünkü öğrenciler sadece verdiklerimizi iade ediyorlar. Üstüne bir şeyler koyamıyorlar. Hemen yaptığımız yanlışı gördük ve sınav sistemimizi değiştirdik. Şimdi ÖSS puanını ikinci plana aldık.”
  Evet arkadaşlar bu bir güzel sanatlar fakültesinin, bu kısmı üstüne basa basa söylüyorum güzel sanatlar fakültesinin açıklamasıydı. Ne yapmışlar öğrenci seçiminde yetenek yerine ÖSS’de yüksek puanlıları tercih etmişler. Yani Matematiğe Türkçeye daha çok çalışanları tercih etmişler.
Bu gün bakın bakalım güzel sanatlar fakültelerine veya Eğitim fakültelerinin sanatla ilgili bölümlerine seçilen öğrencilere. Durum aynı Öss’de daha çok puan alanlar avantajlı. Tamam bir baraj koymaları gerekiyor ama o barajı aşanların 0 (sıfır) puanla eşit olması gerekmezmi?
Öyle yetenekli gençlerimiz var ki yetenek sınavından 100 üzerinden yüz alsalar dahi sıralamaya giremiyorlar.
Bizler yanlışı önce başlangıçtan değiştirmeliyiz.
Sonra döneriz Matematikçiye,  “1. sınıftan 8. sınıfa kadar haftada 4 saat matematik dersi alan öğrenci ile hiç okula gitmemiş babaannemin matematiği arasında fark yok” Siz ne yapıyorsunuz diye sorarız.
          Evet bu konuda yazılacak çok şey var.