Gönderen Konu: ... SERKAN ÖZKAYA ...  (Okunma sayısı 6870 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Fîģũ®âtĩƒ

  • :)
  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 5.203
  • Karizma Puanı: 1637
... SERKAN ÖZKAYA ...
« : 27 Ocak 2009, 20:51:44 »

1973 Istanbul'da doğdu
1997-1999 Bard College, New York, Yüksek Lisans'ını bitirdi.
2000-2001 E.R.B.A.N. Nantes, Yüksek Lisans'ını bitirdi.
2002 IASPIS, Malmö


Kişisel Sergiler:

2001 Utrechr'te Yaşıyor ve Çalışıyor, BeganeGrond, Utrecht, Dördiibiryerde, Fransız Kültür Merkezi, İstanbul
2000 Yeni Sanat Müzesi, IGSP, Istanbul
1999-2000 SlideShow Galerileri, İstanbul, Kopenhag, Hudson, New York
1997 Keith Arnatt Bir Sanatçıdır, BM Çağdaş Sanat Merkezi, istanbul

Grup Sergileri:

2001 Arbetsrum, Rooseunı, Malmö, Yeniden Bak, Proje4L, İstanbul -MUTATIONS/Söylenti Şehri, TN Probe, Tokyo Pamuk Prenses, Centre National de la Photographie, Paris -Kısa Öyküler, Fabbrica del Vapore
2000 İzleyenin itirafları, Dulcinea, İstanbul-Bugünkü Program, Gelecek Program, Yapı Kredi, İstanbul
2000, Guarene Arte, Tokyo-Erken Bahar, Nikolaj, Kopenhag
1998-1999 iskorpit, Badischer Kunstverein, Karlsruhe; Haus der Kulturen, Berlin 


Dünyadan 658 sanatçı ve sanatçı grubunun projelerinin yarıştığı Madrid Abierto Kamusal Alanda Sanat Yarışması'nda, sanatçı Serkan Özkaya, Yedi Sütun isimli tasarısıyla finale kaldı. Lazer ışınlarından oluşan yedi adet sütun tasarlamış olan Özkaya, bunun sadece yoğun sisli, karlı ya da yağmurlu havalarda görülebilecek kamusal bir anıt çalışması olduğunu söylüyor. Sanatçı, bu projesinin en güzel tarafının, istenildiğinde elektrik kaynağının kesilmesiyle kapatılabiliyor olması olduğunu da ekliyor

Sanatçı, bu kamusal projesinin en güzel tarafının ise, istenildiğinde elektrik kaynağının kesilmesi ile kapatılabiliyor olması olduğunu da eklemekten geri durmuyor.

Sanatçının, elindeki yumurtaları döken, çocuk yaşya bir pastacı yamağını canlandıran heykeli Pastacı Yamağı’nı İsviçre’nin başkenti Bern’de İçini Boşaltmak isimli sergide günışığına çıkmış bu heykel ; 11 Eylül'e de göndermede bulunup 'düşme anı'nın önlenebilirliğini sorguluyor.

Bern'de 'Pastacı Yamağı' adlı heykeli sergiliyorsunuz. Bu işin hareket noktası ne?
Yolda yürürken çokça görürüz; elinde bir sürü yumurtayı üst üste taşıyan, pastaneye götürmeye çalışan çırak çocuklarını. Çocuğun ayağı takılıp düşeyazsa diye düşünmeye başlayınca o anın çok ilginç olduğunun farkına vardım. Böyle bir şey olsaydı felaket olurdu tabii: Çocuk düşer, yumurtalar kırılır, çocuk kovulur vs.

Yani bu bir felaket anı heykeli.
O anın öncesinin heykeli. Gazetelerde, televizyonlarda sürekli felaket haberleri okuyup, izliyoruz. Bana öyle geliyor ki felaket anlarında insanlar bir güzellik buluyor. Sanki fetişik, acıyla karışık bir haz alma duygusu var. Tabii ki bu duygu anında yerini kötü bir trajediye bırakıyor. Ben diyorum ki o sonraki an olmadan bu felaketi hayal edebilseydik, 'güzel'in farkına önceden varabilseydik..





Yavaşlık ve Hafiflik

Workshop / Serkan Özkaya



Hafifleyen nesneler tecrübemizi zenginleştirir mi? Yavaşlayan zaman, hayatımıza yeni katmanlar, yani bir zenginlik katar mı?

Dünya üzerinde bedenimizi ve varlığımızı bize hissettiren en direkt güç yerçekimidir.” Çalışmada, yerçekimine plastik sanatlar çerçevesinden bakılacak ve onun yüklediği ağırlığa karşı bir takım tavırlar geliştirmeye çalışılacak. Bunu yaparken, esas yaklaşım yerçekimi kavramını tamamen kelime anlamıyla almaktan geçmektedir. Yapılacak önermeler de bir o kadar saf hatta naif olmaktan çekinmeyen önermeler olacak.

Bu konuda geliştirilmesi ilk olarak akla gelen iki türlü tavır var: Hafiflik ve yavaşlık.




Özkaya, son olarak Halil Altındere ile birlikte güncel sanata ve kurumlarına alışılmışın dışında bir bakışı ortaya koyan “Hayır, hayır, olmuyor, yapamıyorum!” isimli söyleşilerini kitaplaştırmıştı. Kitapta ikili, sanatta konformizm, ihanet, eğitim, taraf tutma, kurumlar ve güncel sanat sergileri gibi konulara da değiniyor.


Serkan Özkaya'dan Paraşütçü Anıtı

Sanatçı Serkan Özkaya Göteborg Üniversitesi Valand Güzel Sanatlar Akademisi’ndeki öğrencileriyle birlikte sıradışı bir performans gerçekleştirdi. Özkaya ve öğrencileri, birlikte yaptıkları, inişe geçmiş, bire bir orandaki paraşütçü maketini, bu kez içleri helyum doldurulmuş balonlar yardımıyla, gökyüzüne doğru serbest bıraktılar. Paraşütçü, kısa bir süre içerisinde yükseldikten sonra, Göteborg semalarında süzüldü ve sonunda gözden kayboldu. Yapıta “Semaya Avdet Eden Paraşütçü” adını veren sanatçı, bunun geçici ve uçucu bir kamusal anıt olduğunu söyledi.




alıntıdır
alıntıdır
alıntıdır...
« Son Düzenleme: 27 Ocak 2009, 20:57:42 Gönderen: Fîģũ®âtĩƒ »

Çevrimdışı ibrahim98

  • Tecrübeli
  • ***
  • İleti: 376
  • Karizma Puanı: 308
Ynt: ... SERKAN ÖZKAYA ...
« Yanıtla #1 : 27 Ocak 2009, 23:19:21 »
paylaşım için teşekkürler  öğretmenim...+1
Güzellik Kurtaracak Dünyayı,
       İnsanı Sevmekle Başlayacak Herşey.....
http://img117.imageshack.us/img117/4250/adsz3a.jpg

Çevrimdışı ali bali

  • ...
  • Onursal
  • Çalışkan
  • *
  • İleti: 890
  • Karizma Puanı: 373
  • ...
Ynt: ... SERKAN ÖZKAYA ...
« Yanıtla #2 : 27 Ocak 2009, 23:46:03 »
Çok değerli bir tanıtım...+1
Ne olduysa ondan sonra oldu...