Görsel Sanatlar Platformu - GorselSanatlar.org
GENEL KATEGORİ => Forum Kullanımı => ARŞİV => Konuyu başlatan: duяudoğ@ - 28 Ekim 2007, 22:31:12
-
620a 620a
Iceri girer girmez neseyle bagirdi:
- Anne biliyor musun bugun yuvada ne oldu?
- Gormuyor musun ? Telefonla konusuyorum.
Hic kimsenin sevdigi sey birbirine benzemiyordu. Annesi telefonu, babasi arabayi seviyordu. Hersey erteleniyordu telefon ve araba sozkonusu oldugunda... Bir de eve misafir gelecek oldu mu kendisine hic yer kalmiyordu. Nerelere gitsindi?
Annesi kapatti telefonu. Mutfaktan tencere sesleri geliyordu. Kosarak yanina gitti:
-Sana yardim edeyim mi ? dedi en sevimli halini takinarak, Annesi manali manali bakti:
-Hayirdir. Bir yaramazlik filan ? Bak bir de seninle ugrasmayayim. Cok yorgunum zaten.
Yorgunluk nasil birseydi ? Bazen elinde oyuncagiyla uykuya daldiginda anneannesi oyuncagi yavasca elinden alir :
-Nasil yorulmus yavrucak. Uykunun gul kokulu kollari sarsin seni, diyerek alnina bir opucuk konduruverirdi.
Yorgunluk gul kokulu bir uykuya dalmaksa eger, neden annesi kendisiyle boyle kizgin kızgin konusuyordu.
-Annecigim yoruldugun zaman gul kokulu uykulara dalarsin. Anneannem oyle soyluyor.
-Uykuya dalayim da gul kokulari kusur kalsin.Yorgunluktan oluyorum.
Bu kelimeden nefret ediyordu."Yorgunum, Yorgun oldugumdan, Boyle yorgun, yorgunken"
-Annecigim sen yorulma, diye...
-Yemekte konusuruz cocugum.Bankada isler yetismedi. Baban gelene kadar bunlari bitirmem lazim.Hadi sen oyna biraz.
Hani siz yoruluyorsunuz ya...Eeee....Bende oynamaktan yoruluyorum. Ne yapayim bilmem???...
Yapilmamasi gerekenleri biliyordu da buyukler, yapilmasi gerekenleri hic bilmiyorlardi. IsIklar sondu birden. Annesi ofkeyle soylenmeye basladi.
-Mum da yok !! diye diye karistirdi dolaplari el yordamiyla. Cocuk sirtustu yatip, anneannesinin koyunu dusundu. Gaz lambasinin isiginda deli tavsan masalini anlatisini.
Deli tavsanin duvardaki aksini getirdi gozlerinin onune. Anneannesi gibi iki ellerini birlestirip isaret parmaklarini yukari kaldirarak tavsan kafasi yapti. ''Bak deli tavsan'' diyerek parmaklarini oynatti. Yoldan gecen arabalarin farlari duvardaki tavsana yol acti. Tavsan alabildigine hur dolasti sagda solda.
Otlarla kuslarla konustu. Sonra yorgun dustu. Duvardaki goruntu minik avuclarin acilmasiyla kayboldu. Kolu yavasca kanepeden asagi sarkti. Neden sonra isIklar geldi.
Kadin cocugun hic konusmadigini akil etti. Birden kanepeye kostu. Kucucuk dizlerini karnina dogru cekerek uykuya dalmisti. Masanin ustundeki dosyalara bakti igrenerek. Dindirilmez bir pismanlik doldurdu icini.
Uyandirmaktan korka korka kucuk alnina bir opucuk kondurdu. Cocuk sanki bir ipucu bekliyormuscasina aralanan gozleriyle mirildandi;
- Isin bitince beni sever misin anne? dedi.
Kadin, sevilmek icin randevu alan cocuguna bakarak sabaha kadar agladi .
-
Sevgili Deniz öğretmeniiim, uf ya ! İçim yine kötü oldu. Bazen yaptığımız hataları farkedemiyoruz, yetiştirilmesi gereken işlerden çocuklarımıza yorgun ve zamansız kalıyoruz toplum olarak. Ben kendi adıma çoğunlukla önce çocuklarım sonra iş diyorum.Ama bazen de bunun tam tersi oluyor hele bu haftada 2 gün nöbetime denk gelmişse...UUf uf. İçim acıyooor. Bu yazı için +1 eklemek isterdim ancak 2 saat engeli oldu az önce, size de borcumu öderim, güzel yürekli öğretmenim. 820a 590a
-
Tutku öğretmenim anne olmak çok zor,inanki seninde dediğin gibi bende aynı şeyleri yaşıyorum bazen yetişemiyorum ve çok üzülüyorum, 620a vicdanımla başbaşa kaldığımdada kendimi çok ağır eleştiriyorum.katılımın için teşekkür ederim kızlarını ve seni 590a 950a