NE İDİK NE OLDUK?
Faziletliydik: Kimsenin malına, mülküne göz dikmezdik. Kimsenin
namusuna yan bakmazdık. Hırsızlık nedir bilmez, dilenciliği meslek
edinmez, kimseyi de küçümsemezdik.
Dürüsttük: Bir zamanlar, Londra Ticaret Odası'nın en görünür
yerinde bir tavsiye levhası asılıydı: "Türklerle
alışveriş et, yanılmazsın."
İtibarlıydık: Bir zamanlar, Hollanda Ticaret Odası'nın
toplantılarında oylar eşit çıkınca, Türklerle alışverişi
olan tüccarın oyu iki sayılır, onun dediği olurdu.
Temizdik: Yere bile tükürmezdik. "Türkler
hiçbir zaman yere tükürmezler. Daima yutkunurlar.
Çevreciydik: Kurak günlerde ücretle adamlar tutup sokaktaki ulu
ağaçları sulatır, göçmen kuşların yorgunluk atması için,
saçak altlarına kuş sarayları yapardık. Bunlara öyle çok örnek
var ki, saymakla bitmez.
Harama el sürmezdik: Fransız Motray,şöyle anlatıyor: "Türk dükkânlarında hiçbir zaman tek
meteliğim kaybolmamıştır. Ne zaman bir şey unutsam, hiç
tanımadığım dükkâncılar, arkamdan adam koşturmuşlar, hatta
birkaç kere Beyoğlu'ndaki ikametgâhıma kadar gelmişlerdir."
Dosdoğruyduk: Fransız generallerden Comte de Bonneval ise, şu
hükmü veriyor: "Haksızlık, murabahacılık [aşırı kâr koyma,
tefecilik], inhisarcılık [tekelcilik] ve hırsızlık gibi suçlar,
Türkler arasında meçhuldür... Öyle bir dürüstlük gösterirler
ki, insan, çok defa Türklerin doğruluklarına hayran kalır."
Hırsızlık nedir bilmezdik: Fransız Dr. Brayer, "Evlerin kapısının şöyle
böyle kapatıldığı ve dükkânların çoğunlukla umumî ahlâka
itimaden açık bırakıldığı İstanbul'da her sene azami beş-altı
hırsızlık vakası görülür."
Naziktik: İtalyan gezgini,
"İstanbul Türk halkı Avrupa'nın en nazik
ve en kibar insanlarıdır. Sokakta kavga enderdir. Kahkaha sesi,
nadir işitilir.
Cihana örnektik: Türkiye Seyahatnâmesi'yle meşhur Du Loir'un
"Hiç şüphesiz ki, ahlâk bakımından
Türk siyasetiyle medeni hayatı bütün cihana örnek olabilecek
vaziyettedir."
Hayırseverdik: Comte de Marsigli'yi tekrar dinleyelim: "Yazın
İstanbul'dan Sofya'ya giderken dağlardan anayol üzerine inmiş
köylülerin, yolculara, bedava ayran dağıttıklarına şahit oldum."
Ne dersiniz? Galiba, geçmişimizden uzaklaşmak, bize çok pahalıya
patladı.
(alıntıdır)