Gönderen Konu: BAŞLICA EĞİLİMLER ve BİR SINIFLANDIRMA MODELİ  (Okunma sayısı 3765 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı ...:::£sra:::...

  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 7.764
  • Karizma Puanı: 2742
BAŞLICA EĞİLİMLER ve BİR SINIFLANDIRMA MODELİ
« : 29 Mayıs 2008, 16:05:29 »

BAŞLICA EĞİLİMLER ve BİR SINIFLANDIRMA MODELİ(*)

Sanat dünyamızda etkinlik göstermiş sanatçıların neredeyse hepsi tek bir dönemden değil, iki yada üç dönemden geçmiştir. Sanatçılarımız değişken eğilimler göstermiş örneğin yaşamının belli bir kısmında figüre ve doğaya bağlanmışken, sonradan soyut denemelerde bulunmuş, yada bunun tam tersi önceleri soyut eğilimde çalışmışken sonradan figüre öncelik tanıyabilmişlerdir. Önceleri sanata merkezlik yapan tek kuruluş akademi iken, daha yeni yıllara doğru sanat eğitimi yapan kurumların çoğalması sonucunda, etkinlikler merkezin dışına taşmış ve giderek “bağımsız sanatçı” kavramı kültür yaşamımızın sözü edilir bir simgesi haline gelmiştir.

Sanatın geniş halk kitlesine uzanmasında görev alacak sanatçılar, bugün de Ankara ve İstanbul gibi metropol durumundaki iki büyük kentimiz çevresinde halkalanmakta, bu kentlerde yaşayıp, çalışmalarını sürdürmektedirler.

Ankara ve İstanbul da yaşayan sanatçıların eserleride birbirlerinden kesin hatlarla farklıdır.

Ankara’daki sanatçılar geleneklere, tarih uzantılarına bağlı, İstanbul’daki sanatçılar ise daha evrensel yapıda eserler meydana getirmektedirler.

Zaman zaman Anadolu’da açılan sergilerde ise özellikle yöresel temalar ağırlık kazanmaktadır.

Bu bilgilerden sonra Türk resminde bir sınıflandırma yapmanın nedenli güç olduğu ortaya çıkmaktadır.

Buna karşın günümüze değin yapılmış olan sınıflandırma çabalarından şu sonuçlar çıkmıştır.

Örneğin Celâl Esat Arseven doğumları 1900’lere kadar gelenleri “İlk Ressamlar ve Realistler” adıyla I. sıraya alır. Doğumları aiağı yukarı 1920’ye uzayan sanatçılar II., Zeki Kocamemi ve Avni Çelebi ile başlayan gelişmeleri temel alarak da “III. devre ressamları” adı altında toplar.

Sonra Türk resminde “müstakil ressamlar” vardır. Bu sanatçılar, izlenimcilerin renge öncelik veren tutumlarını, çizgiye ağırlık vererek kırmışlardır. Müstakilleri yeni eğilimlerin başlatıcıları olmuşlardır.

Muhittin Sebati, Refik Ekipman, Saim Özeren, Cevat Dereli, Mahmut Cuda ve Turgut Zaim müstakil ressamları oluşturmuşlardır.

Vurullah Berk’de kitabında sanatçılarımızı bağlı bulundukları dernek ve grupları ölçü olarak ele almış, değerlendirmiştir.

Perdev Boyar ise Asker ve Sivil olmak üzere iki gruba ayırır ressamlarımız..

Ressam Turan Erol’a gelince, o grupları 4’e ayırır.

Boğaziçi ressamları,
Şemacılar,
Motiflere, folklora ilgi duyanlar, bazı naifler,
Non figüratifler.
Devrim Elbil ve Yeşim Karatay’da ressamları iki sınıfa ayırırlar.

Evrensel eğilimleri olanlar,
Yerel ve ulusal eğilimleri olanlar.
 

 

Bütün bunların dışında 1950’lerden sonra hiçbir gruba dahil edilemeyen “bağımsız sanatçı” kavramı da ortaya çıkar.

Resim 499

Resmin adı Konya’dan. Zeki Kocamemi. 27 x 41,5 cm. Yağlıboya Tuval Özel Koleksiyon.

1926’dan sonra Arseven’e göre modern resim İstanbul’a gelmiştir. Rengin yerine çizgi hakimdir, hacimsel sağlamlık esastır. Arseven’in III. grup ressamlarından.

Burada Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Zeki Kocamemi ile ilgili bir değerlendirmesine kısaca yer vermek istiyorum.

“Zeki’nin resmi form ve kütl anlayışını ön safa geçiren resimdir. O inşacı bir ressanmdır. Mobilya sanatı mimariye çok yakındır ve Zeki birinci sınıf usta bir mobilyacıdır. Belki mobilyaları için istediği sağlamlık fikri, resimdeki araştırmaların da temelidir.”

Resim 500

Manzara. Eşref Üren. 35x50 cm. Yağlıboya tuval.Özel Koleksiyon.

D grubu içinde adı geçen ressam İstanbul’da yaşadıktan sonra Ankara’ya taşınmış ve başkentin duyarlık simgelerinden biri olmuştur. Üren’in Ankara iklimi ve yaşantısına uyarladığı peyzaj uslubunun, lirik özellikler taşıyan bir örneği. Peyzajlarındaki sınırsızlık hissi burada da hissediliyor.

Resim501

Kalamıştan. Adil Doğançay. 20x28 cm. Yağlıboya tuval. Özel Koleksiyon.

Bir boğaziçi resmi. Deniz resimlerine örnek.

Resim 502

Anadolu Kavağı, Naile Akıncı. 54x65 cm. Yağlıboya tual. Özel Koleksiyon.

Deniz ve boğaziçi resmi-Fakat 501 resim ile arasında belirgin farklar, göze çarpıyor. Bu resim daha çizgisel ve grafiksel hatta bir baskı resim görüntüsü içinde. 501. resimde resimler anlatım 502. resimde de grafiksel, pemacı bir anlatım var.

Resim 503

Restoranda. Fikret Mualla. 55x75 cm. guvaj-petit polais Müzesi, Geneve.

Yaşamı Fransa’da geçen, sanatını burada icra eden Mualla’nın yine Fransadaki bir restoranı anlatan resmi-Mualla “evrensel” kategori içinde yerini almıştır ve çalışmaları “evrensel figüratif” bir anlayıştadır.

Resim 504

Paris Barlarından. Fikret Mualla. 40x65 cm. Takribi Guvaj-Özel Koleksiyon-Akretmin zaman zaman oluşturduğu savruk kompozisyonlarından birisi.

Resim 505

Heryer Kırmızı. Fikret Mualla.50x70 cm. Takribi Guvaj-Özel Koleksiyon.

Mualla’nın resimlerindeki renkçi üslup burada da tüm şiddetiyle hissediliyor.

Resim 506

İstanbul’dan Peyzaj. İbrahim Safi. 49x65 cm. Yağlıboya tuval. Özel Koleksiyon.

Camisiyle, tarihi binalarıyla yerel bir resim örneği. Mimari ön plana çıkarılmış.

Resim 507

Sarayburnundan. Nihat Akyurak. 33x33 cm. Yağlıboya duralit. Özel Koleksiyon.

Bir boğaziçi resmi. Fırça darbeleri şiddetli bir şekilde hissediliyor. Ayrıntılara girilmeden basit fırça darbeleri ile oluşturulmuş bir deniz resmi.

Resim 508

Serüven. Özdemir Altan. 97x130 cm. İzmir Resim ve Heykel Müzesi.

Bağımsız bir sanatçımız. Fotoğrafik bir görüntü resme hakim. Ayrıntıcı, titiz bir çalışmanın ürünü.

Resim 509

İşçiler. Yusuf Taktak. 100x100 cm. Yağlıboya tuval. Özel Koleksiyon.

İşçilerin yüzlerinde hayat şartlarının zorluğunu gösteren ifadeler vardır. Bıkkın, yorgun, sinirli. Vücut duruşlarında da yorgun, sinirli. Vücut duruşlarında da sırtlarındaki ağır geçim yükünün ağırlığı sonucu bir çöküntü oluşmuştur.

Resim 510

Çoban Çocuk. Neşe Erdok. 21x24 Kağıt Üzerine Yağlıboya. Özel Koleksiyon.

Erdok duyarlı bir figür anlayışına sahip ressamlarımızdandır. Akademi eğitimi almıştır. Genellikle yorum darlığı içinde figüre duyarlılığı sayesinde bir soluk aldırmıştır.

Resim 511

Kuşku ve Tedirginliğine dair. Gürol Sözen 72x100 cm. Yağlıboya tuval. Özel Koleksiyon.

Yüz ifadeleri, soyutlamacı bir üslupta resmedilmiş portrelerde ön plana çıkarılmış. Resimde karamsar bir hava var. Başların büyüklü küçüklü ve farklı yönlere bakan dağılımları ile kompozisyon dengelenmeye çalışılmış.

Resim 512

Sıladakiler. Mustafa Asler. 37x38 cm.(Akrilik) Özel Koleksiyon.

Şemacı bir resim örneği. Hüzünlü bir konu işlenmiş. Geometrik formlarla bir kompozisyon oluşturulmuş.

Resim 513

Kızının Portresi. Ercüment Kalmık. Yağlıboya tuval. Özel koleksiyon.

Soyutlamacı figüratif bir resim hacimler geometrik formlarla verilmiş çizgisel bir üslup.


--------------------------------------------------------------------------------

(*)

Tansuğ, Sezer; “Çağdaş Türk Sanatı”, Remzi Kitabevi, İstanbul 1999 (5.Basım)

Başlangıcından bugüne Çağdaş Türk Resim Sanatı Tarihi,Tiglat yayınları,Cilt 3
çok çalışmak zamanı