Gönderen Konu: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)  (Okunma sayısı 88854 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı dbhi

  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 7.078
  • Karizma Puanı: 2256
  • Dünyaya karşı nazik olun...
    • http://alanay-alanaysblog.blogspot.com/
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #640 : 06 Ekim 2011, 20:53:52 »

benimde çok hoşuma gitti elifim   110b  sayın müdürümüze okudum bizde uygulayalım dedim ama çok kibardır müdürümüz.  570a  aman hocanım  ... 380a 380a 380a 380a
İyi ki gökyüzünde yıldızlar,Çiçekler şükür ki yeryüzünde...Yoksa kimbilir ne zahmetle toplayabilirdik onları renk renk...Kimbilir nasıl getirilirdi gökyüzünden , sevdiklerimize götürülecek çiçekler!

Çevrimdışı ...fatoş...

  • Uzman
  • *****
  • İleti: 2.398
  • Karizma Puanı: 385
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #641 : 08 Ekim 2011, 21:05:09 »
‎''HARİKA BİR YAZI''
Sizlerle de paylaşmak istedim..
Selamlar..

Renklerin ustası olarak anılan büyük bir ressamın öğrencisi eğitimini tamamlamış. Büyük usta öğrencisini uğurlarken, yaptığı resmi şehrin en kalabalık meydanına koymasını ve yanına da kırmızı bir kalem bırakmasını,halktan beğenmedikleri yerlere çarpı koymalarını rica eden bir yazı iliştirmesini istemiş.
...
Öğrenci birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde resmin çarpılar içindeolduğunu görmüş.

Üzüntüyle ustasına gitmiş. Usta ressam üzülmemesini ve yeniden resme devam etmesini önermiş. Öğrenci resmi yeniden yapmış. Usta yine, resmi şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemişfakat bu kez yanına bir palet dolusu çeşitli renklerde boya ile birkaç fırça koymasını ve yanına da insanlardan beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazı ile bırakmasını önermiş.

Öğrenci denileni yapmış. Birkaç gün sonra bakmış ki resmine hiç dokunulmamış. Sevinçle ustasına koşmuş.

Usta ressam şöyle demiş:

"İlkinde insanlara fırsat verildiğinde ne kadar acımasız bir eleştiri sağanağı ile karşılaşılabileceğini gördün.Hayatında resim yapmamış insanlar dahi gelip senin resmini karaladı. İkincisinde onlardan yapıcı olmalarını istedin. Yapıcı olmak eğitim gerektirir.
Hiç kimse bilmediği bir konuyu düzeltmeye cesaret edemedi. Emeğinin karşılığını, ne yaptığından haberi olmayan insanlardan alamazsın.Sakın emeğini bilmeyenlere sunma ve asla bilmeyenle tartışma.".....

Çevrimdışı mahmuty

  • mahmuty
  • Uzman
  • *****
  • İleti: 1.584
  • Karizma Puanı: 522
  • Bildiğim herşeyi sevdiğim için biliyorum(L.Tolstoy
    • DOSTLUK
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #642 : 09 Ekim 2011, 08:07:05 »
‎''HARİKA BİR YAZI''
Sizlerle de paylaşmak istedim..
Selamlar..

Renklerin ustası olarak anılan büyük bir ressamın öğrencisi eğitimini tamamlamış. Büyük usta öğrencisini uğurlarken, yaptığı resmi şehrin en kalabalık meydanına koymasını ve yanına da kırmızı bir kalem bırakmasını,halktan beğenmedikleri yerlere çarpı koymalarını rica eden bir yazı iliştirmesini istemiş.
...
Öğrenci birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde resmin çarpılar içindeolduğunu görmüş.

Üzüntüyle ustasına gitmiş. Usta ressam üzülmemesini ve yeniden resme devam etmesini önermiş. Öğrenci resmi yeniden yapmış. Usta yine, resmi şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemişfakat bu kez yanına bir palet dolusu çeşitli renklerde boya ile birkaç fırça koymasını ve yanına da insanlardan beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazı ile bırakmasını önermiş.

Öğrenci denileni yapmış. Birkaç gün sonra bakmış ki resmine hiç dokunulmamış. Sevinçle ustasına koşmuş.

Usta ressam şöyle demiş:

"İlkinde insanlara fırsat verildiğinde ne kadar acımasız bir eleştiri sağanağı ile karşılaşılabileceğini gördün.Hayatında resim yapmamış insanlar dahi gelip senin resmini karaladı. İkincisinde onlardan yapıcı olmalarını istedin. Yapıcı olmak eğitim gerektirir.
Hiç kimse bilmediği bir konuyu düzeltmeye cesaret edemedi. Emeğinin karşılığını, ne yaptığından haberi olmayan insanlardan alamazsın.Sakın emeğini bilmeyenlere sunma ve asla bilmeyenle tartışma.".....
     
      Fatoş Hanım,paylaştığınız yazı çok hoşuma gitti.
''Emeğinin karşılığını, ne yaptığından haberi olmayan insanlardan alamazsın.Sakın emeğini bilmeyenlere sunma ve asla bilmeyenle tartışma.".....''Bu kısmını twitter'de paylaştım ama kimin yazısı olduğunu belirtmediğinizden bir (??) ile geçiştirdim.Yazı kimin,yazarsanız sevinirim....
GÜLMEK GÜZELLİKTİR.

Çevrimdışı mahmuty

  • mahmuty
  • Uzman
  • *****
  • İleti: 1.584
  • Karizma Puanı: 522
  • Bildiğim herşeyi sevdiğim için biliyorum(L.Tolstoy
    • DOSTLUK
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #643 : 09 Ekim 2011, 08:07:38 »
  +1 de unutmayalım...
GÜLMEK GÜZELLİKTİR.

Çevrimdışı ...fatoş...

  • Uzman
  • *****
  • İleti: 2.398
  • Karizma Puanı: 385
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #644 : 09 Ekim 2011, 11:12:46 »
mahmut hocam bende facemden aldım ınanın ki yazmıyordu kımın yzdıgı yoksa alıntılarda belırtırım genellde yıne baktım ama kendım bıulursam eklerım...sevgıler

necipcemil

  • Ziyaretçi
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #645 : 09 Ekim 2011, 12:32:21 »
 :S

Çevrimdışı ...fatoş...

  • Uzman
  • *****
  • İleti: 2.398
  • Karizma Puanı: 385
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #646 : 09 Ekim 2011, 13:38:06 »
hayırdır necıp bey :)

Çevrimdışı ...fatoş...

  • Uzman
  • *****
  • İleti: 2.398
  • Karizma Puanı: 385
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #647 : 10 Ekim 2011, 15:58:04 »
Bir gün, bir çiftçinin eşeği kuyuya düşer.
Adam ne yapacağını düşünürken, hayvan saatlerce anırır.
En sonunda çiftçi, hayvanın yaşlı olduğunu ve kuyunun da zaten kapanması gerektiğini düşünür ve eşeği çıkartmaya değmeyeceğine kararverir. Bütün komşularını yardıma çağırır. Her biri birer kürek alarak kuyuya toprak atmaya başlarlar.... Eşek neolduğunu fark edince, önce daha beter bağırmaya başlar. S...onra, herkesin şaşkınlığına, sesini keser.Birkaç kürek toprak daha attıktan sonra, çiftçi kuyuya bakar. Gözlerine inanamaz. Eşek, sırtına düşen her kürek toprakla müthiş bir şey yapmakta, toprağı aşağıya silke leyerek yukarı çıkmasına basamak hazırlamaktadır.Bir süre sonra, komşular toprak atmaya devam edince, herkesin şaşkınlığı altında eşek, kuyunun kenarından dışarı biradım atıp, koşarak uzaklaşır!
Hayat üzerinize hep toprak atacaktır; her türlü pislik ile.Kuyudan çıkmanın sırrı, bu pisliği silkeleyip bir adım yükselmektir.
Sıkıntılarımızın her biri bir adımdır. En derin kuyulardan bile yılmayarak, usanmayarak çıkabiliriz.Silkelenin ve biraz daha yukarı çıkın.
(alıntı ama yıne yazılmamıs kımın oldugu mahmut bey ) :)

Çevrimdışı ...fatoş...

  • Uzman
  • *****
  • İleti: 2.398
  • Karizma Puanı: 385
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #648 : 11 Ekim 2011, 15:47:57 »
Eğer bir çocuk sürekli eleştiriliyorsa,Kınama ve ayıplamayı öğrenir.

Eğer bir çocuk kin ortamında büyüyorsa,Kavga etmeyi öğrenir.

Eğer bir çocuk alay edilip aşağılanıyorsa,Sıkılıp utanmayı öğrenir.
...
Eğer bir çocuk devamlı utanç duygusuyla eğitiliyorsa,Kendini suçlamayı öğrenir.

Eğer bir çocuk hoşgörü ile yetiştiriliyorsa,Sabırlı olmayı öğrenir.

Eğer bir çocuk desteklenip yüreklendiriliyorsa,Kendine güven duymayı öğrenir.

Eğer bir çocuk övülüyor ve beğeniliyorsa,Takdir etmeyi öğrenir.

Eğer bir çocuk hakkına saygı gösterilerek büyütülüyorsa,Adil olmayı öğrenir.

Eğer bir çocuk aile içinde dostluk ve arkadaşlık görüyorsa,Bu dünyada mutlu olmayı öğrenir...
Doğan CÜCELOĞLU
***

Çevrimdışı ...fatoş...

  • Uzman
  • *****
  • İleti: 2.398
  • Karizma Puanı: 385
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #649 : 27 Ekim 2011, 23:18:39 »
Bir bilge kişi, çölde öğrencileriyle otururken demiş ki;

Gece ile gündüzü nasıl ayırt edersiniz?

Tam olarak ne zaman karanlık başlar, ne zaman ortalık aydınlanır? Öğrencilerden biri;
...
Uzaktaki sürüye bakarım, demiş, koyunu keçiden ayıramadığım zaman akşam olmuş demektir.

Başka bir öğrenci söz almış ve Hocam demiş,

İncir ağacını, zeytin ağacından ayırdığım zaman, anlarım ki sabah başlamıştır.

Bilge kişi, uzun süre susmuş. Öğrenciler meraklanmışlar ve Siz ne düşünüyorsunuz hocam? Diye sormuşlar. Bilge kişi şöyle demiş;

Yürürken karşıma bir kadın çıktığında, güzel mi çirkin mi, siyah mı beyaz mı diye ayırmadan ona bacım diyebildiğimde ve yine yürürken önüme çıkan erkeği, zengin mi yoksul mu diye bakmadan, milletine, ırkına, dinine aldırmadan, kardeşim sayabildiğimde anlarım ki; sabah olmuştur, AYDINLIK başlamıştır.