bir fıkrada benden
Dört ki$ilik avcI grubu, tecrübeli avcI Temel'in önderliginde ormanda
> ilerlemektedirler. Kar$IlarIna küçük
> bir delik çIkar. Temel:
>
> `YatIn yere, tav$an deligi !'
>
> Bütün avcIlar yere yatarlar. Gerçekten bir müddet sonra delikten
> tav$an çikar. AvcIlar hemen vururlar.
>
> Tekrar yürümeye ba$larlar. Bir süre sonra büyükçe bir delik çIkar
>
> kar$IlarIna. Temel :
>
> `YatIn yere, tilki deligi !'
>
> Yatarlar. Biraz sonra tilki çIkar. Onu da vururlar.
>
> Tekrar yola dü$erler. Bu defa daha büyük bir delik çIkar. Temel :
>
>
> `YatIn yere, ayI ini !'
>
> Yere yatarlar ve çIkan ayIyI vururlar. Iyice keyiflanan avcIlar
> yürümeye devam ederler. KIsa bir zaman
> sonra kocaman bir deligin ba$Inda dururlar. Acemiler hep birden
> Temel'e
> bakar. Temel :
>
> `U$aklar ne çIkacagInI bilmiyorum. Ama yatIn yere, ne çIkarsa
> bahtImIza !'
> . . .
> Ertesi gün gazetelerde :
>
> `Dört avcI tren altInda can verdi...'
>