Gönderen Konu: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)  (Okunma sayısı 89127 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı mahmuty

  • mahmuty
  • Uzman
  • *****
  • İleti: 1.584
  • Karizma Puanı: 522
  • Bildiğim herşeyi sevdiğim için biliyorum(L.Tolstoy
    • DOSTLUK
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #620 : 10 Temmuz 2011, 11:22:04 »

Bu nasıl bir aşktır.."
Kanuni Sultan Süleyman’ın kızı Mihrimah Sultan on yedisine bastığında, iki kişi onunla evlenmek ister.
Mihrimah, yani Mihrü Mah, Farsca’da “Güneş ve Ay” anlamına gelir. Kızla evlenmek isteyenlerin biri Diyarbakır Valisi Rüstem Paşa diğeriyse Mimar Sinan’dır.
Padişah kızını Rüstem Paşa’ya verir.
Koca Sinan evlidir, ellisindedir ve de Mihrimah Sultan’a deliler gibi aşıktır!
Gerçi sevdiğine kavuşamamıştır ama, aşkını, olanca güzelliğiyle sanatına yansıtmıştır.
Üsküdar’a, Saray’ın isteğiyle elbet, 1540 yılında Mihrimah Sultan Camii’nin temelini atar ve 1548’de bitirir.
Camiyi yaparken, eserine sanki “etekleri yerleri süpüren bir kadının” dış çizgilerini verir.
Derken, ilk kez padişah fermanı olmaksızın, Edirnekapı’da, pek kimselerin uğramadığı ıssız ama İstanbul’un en yüksek tepelerinden birine, ikinci bir eser yapmaya koyulur Mihrimah Sultan’a.
Cami küçücüktür.
Minaresi otuz sekiz metredir, bir adet incecik kubbesi üzerindeyse yüz 61 pencere, camiin iç güzeliğini aydınlatır.
İçerdeki sarkıtlar ve minare kenarlarındaki işlemeler Mihrimah Sultan’ın topuklarını döven saçlarını anımsatır insana.
İşte, aşka adanmış iki eser.
Şimdi, gidin Edirnekapı ve Üsküdar’daki camileri aynı anda görebileceğiniz bi yer seçin ve 21 Mart’ta, yani geceyle gündüzün eşit olduğu günde seyreyleyin.
Unutmadan, 21 Mart Mihrimah Sultan’ın doğum günüdür.
Göreceğiniz manzaraysa şudur;
Edirnekapı camiinin tek minaresi ardından tepsi gibi kıpkırmızı güneş batarken, Üsküdar’daki camiinin ardından ay doğar!
Mihrü Mah eşittir Güneş ve Ay.
Bu nasıl akıllara ziyan bir hesaplamadır; nasıl bir güzellik anlayışıdır..

   Çok güzel bir alıntı,elinize sağlık.
+1
GÜLMEK GÜZELLİKTİR.

Çevrimdışı mahmuty

  • mahmuty
  • Uzman
  • *****
  • İleti: 1.584
  • Karizma Puanı: 522
  • Bildiğim herşeyi sevdiğim için biliyorum(L.Tolstoy
    • DOSTLUK
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #621 : 10 Temmuz 2011, 11:23:18 »
Yaşlı bir bey, sabah erken evinden çıkmış, yolda
ilerlerken, bir bisikletlinin kendisine çarpması ile yere
yuvarlanmış ve hafif yaralanmış.
Sokaktan geçenler yaşlı beyi hemen en yakın
sağlık birimine ulaştırmışlar.
Hemşireler, adamcağızın yarasına pansuman
yapmışlar, ama 'biraz Beklemesini ve röntgen çekerek her hangi bir
kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini' söylemişler.
Yaşlı bey huzursuzlanmış, 'acelesi olduğunu istemediğini' söylemiş.
Hemşireler merakla acelesinin sebebini sormuş.
Adamcağız da 'karım huzur evinde kalıyor her sabah onunla kahvaltı etmeye
giderim, geç kalmak istemiyorum' demiş.
'Karınızın, siz gecikince merak edeceğini düşünüyorsunuz herhalde'
Demiş hemşire.
Adam üzgün bir ifade ile 'ne yazık ki karım Alzheimer hastası ve benim kim olduğumu bilmiyor' demiş.
Hemşireler hayretle 'madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor neden hergün onunla
kahvaltı yapmak için koşuşturuyorsunuz' demişler.
Adam buruk bir sesle 'ama ben onun kim olduğunu biliyorum'
demiş.

   Duygulandım.İnsanı taa içerilerden bir yerlerden çok fena vuruyor.
+1
GÜLMEK GÜZELLİKTİR.

Çevrimdışı ömür banu

  • Yönetim K.Ü
  • Uzman
  • *
  • İleti: 3.263
  • Karizma Puanı: 677
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #622 : 10 Temmuz 2011, 16:22:13 »
Yaşlı bir bey, sabah erken evinden çıkmış, yolda
ilerlerken, bir bisikletlinin kendisine çarpması ile yere
yuvarlanmış ve hafif yaralanmış.
Sokaktan geçenler yaşlı beyi hemen en yakın
sağlık birimine ulaştırmışlar.
Hemşireler, adamcağızın yarasına pansuman
yapmışlar, ama 'biraz Beklemesini ve röntgen çekerek her hangi bir
kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini' söylemişler.
Yaşlı bey huzursuzlanmış, 'acelesi olduğunu istemediğini' söylemiş.
Hemşireler merakla acelesinin sebebini sormuş.
Adamcağız da 'karım huzur evinde kalıyor her sabah onunla kahvaltı etmeye
giderim, geç kalmak istemiyorum' demiş.
'Karınızın, siz gecikince merak edeceğini düşünüyorsunuz herhalde'
Demiş hemşire.
Adam üzgün bir ifade ile 'ne yazık ki karım Alzheimer hastası ve benim kim olduğumu bilmiyor' demiş.
Hemşireler hayretle 'madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor neden hergün onunla
kahvaltı yapmak için koşuşturuyorsunuz' demişler.
Adam buruk bir sesle 'ama ben onun kim olduğunu biliyorum'
demiş.
bu hikaye bitirdi beni......teşekkürler

Çevrimdışı dbhi

  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 7.078
  • Karizma Puanı: 2256
  • Dünyaya karşı nazik olun...
    • http://alanay-alanaysblog.blogspot.com/
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #623 : 11 Temmuz 2011, 20:36:39 »
teşekkür ederim mahmut bey ve ömürüm...
İyi ki gökyüzünde yıldızlar,Çiçekler şükür ki yeryüzünde...Yoksa kimbilir ne zahmetle toplayabilirdik onları renk renk...Kimbilir nasıl getirilirdi gökyüzünden , sevdiklerimize götürülecek çiçekler!

Çevrimdışı dbhi

  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 7.078
  • Karizma Puanı: 2256
  • Dünyaya karşı nazik olun...
    • http://alanay-alanaysblog.blogspot.com/
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #624 : 29 Temmuz 2011, 12:06:27 »
LÜTFEN KENDİ İŞİNİZE BAKIN..
İnsan
her zaman aynı insanları görürse,
bunları yaşamının bir parçası saymaya başl...ar.
İyi, ama bu kişiler de bu nedenle,
yaşamımızı değiştirmeye kalkışırlar.
Bizi görmek istedikleri gibi değilsek
hoşnut olmazlar,
canları sıkılır.
Çünkü, efendim, herkes
bizim nasıl yaşamamız gerektiğini
elifi elifine bildiğine inanır.
Ne var ki, hiç kimse kendisinin
kendi hayatını nasıl yaşaması gerektiğini
kesinlikle bilmez..."

Simyacı - Paulo Coelho
İyi ki gökyüzünde yıldızlar,Çiçekler şükür ki yeryüzünde...Yoksa kimbilir ne zahmetle toplayabilirdik onları renk renk...Kimbilir nasıl getirilirdi gökyüzünden , sevdiklerimize götürülecek çiçekler!

Çevrimdışı asumanvedat

  • asuman
  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 5.334
  • Karizma Puanı: 1069
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #625 : 29 Temmuz 2011, 15:45:15 »
aynen katılıyorum....bilmek yeterlimi peki..........+1 teşekkürler....

Çevrimdışı asumanvedat

  • asuman
  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 5.334
  • Karizma Puanı: 1069
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #626 : 29 Temmuz 2011, 15:49:36 »
Yaşlı bir bey, sabah erken evinden çıkmış, yolda
ilerlerken, bir bisikletlinin kendisine çarpması ile yere
yuvarlanmış ve hafif yaralanmış.
Sokaktan geçenler yaşlı beyi hemen en yakın
sağlık birimine ulaştırmışlar.
Hemşireler, adamcağızın yarasına pansuman
yapmışlar, ama 'biraz Beklemesini ve röntgen çekerek her hangi bir
kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini' söylemişler.
Yaşlı bey huzursuzlanmış, 'acelesi olduğunu istemediğini' söylemiş.
Hemşireler merakla acelesinin sebebini sormuş.
Adamcağız da 'karım huzur evinde kalıyor her sabah onunla kahvaltı etmeye
giderim, geç kalmak istemiyorum' demiş.
'Karınızın, siz gecikince merak edeceğini düşünüyorsunuz herhalde'
Demiş hemşire.
Adam üzgün bir ifade ile 'ne yazık ki karım Alzheimer hastası ve benim kim olduğumu bilmiyor' demiş.
Hemşireler hayretle 'madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor neden hergün onunla
kahvaltı yapmak için koşuşturuyorsunuz' demişler.
Adam buruk bir sesle 'ama ben onun kim olduğunu biliyorum'
demiş.
teşekkürler......+1

Çevrimdışı mahmuty

  • mahmuty
  • Uzman
  • *****
  • İleti: 1.584
  • Karizma Puanı: 522
  • Bildiğim herşeyi sevdiğim için biliyorum(L.Tolstoy
    • DOSTLUK
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #627 : 29 Temmuz 2011, 18:32:18 »
LÜTFEN KENDİ İŞİNİZE BAKIN..
İnsan
her zaman aynı insanları görürse,
bunları yaşamının bir parçası saymaya başl...ar.
İyi, ama bu kişiler de bu nedenle,
yaşamımızı değiştirmeye kalkışırlar.
Bizi görmek istedikleri gibi değilsek
hoşnut olmazlar,
canları sıkılır.
Çünkü, efendim, herkes
bizim nasıl yaşamamız gerektiğini
elifi elifine bildiğine inanır.
Ne var ki, hiç kimse kendisinin
kendi hayatını nasıl yaşaması gerektiğini
kesinlikle bilmez..."

Simyacı - Paulo Coelho


    Evet,asumanvedat'a katılıyorum;bilmek yeter mi?Hayır.
    Yaşamak istediğin hayatı biliyorsun ama yaşayamıyorsun,ne kötü ya.Bunu herkes yaşıyor.
    Kendi adıma şunu diyebilirim;hayat içerisinde,istediklerim nedir,biliyorum ve bunları istiyorum.Sonrası ise ben de olanaklarım ölçüsünde istediklerimi yaşamak için çaba gösteriyorum.Herşeyde etrafınızdaki insanların sözleri ve bakışları pek değerli olmamalı,dikkate alınmamalı,kişinin kendisi herşeyin başlangıcında olmalı,daha sonra başkaları gelmeli.
     Herkesin istediği gibi yaşadığı bir dünya diliyorum.
     Mutlu olun;mutlu insanları gördükçe mutluluğum artıyor.Güzel yaşayın;güzelliğin etrafa saçıldığını hissediyorum bu insanlar sayesinde.Kin tutmayın;O insanı kendine bırakın,ilginizi kesin.Negatif insanlar;uzak duralım,görüşmemizi azaltalım.Pozitif olalım;Güzel düşüncelerimiz eninde sonunda bizi bulacaktır diye düşünenlerdenim.v.s.
GÜLMEK GÜZELLİKTİR.

Çevrimdışı dbhi

  • Yönetim K.Ü
  • Sanat Kurdu
  • *
  • İleti: 7.078
  • Karizma Puanı: 2256
  • Dünyaya karşı nazik olun...
    • http://alanay-alanaysblog.blogspot.com/
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #628 : 22 Ağustos 2011, 23:51:51 »
ne güzel dilekler mahmut bey...kabul olmasını diliyorum..
İyi ki gökyüzünde yıldızlar,Çiçekler şükür ki yeryüzünde...Yoksa kimbilir ne zahmetle toplayabilirdik onları renk renk...Kimbilir nasıl getirilirdi gökyüzünden , sevdiklerimize götürülecek çiçekler!

Çevrimdışı ...fatoş...

  • Uzman
  • *****
  • İleti: 2.398
  • Karizma Puanı: 385
Ynt: dbhi...hayatın içinden...(ben,siz ve dünya)
« Yanıtla #629 : 06 Eylül 2011, 21:40:41 »
Hata yapan kişi, cezalandırılmayı değil, sevgi dolu bir düzeltmeyi hak eder.
Hayat bir okuldur ve hepimiz bu okulun öğrencileriyiz. Okulda hata yapmak, cezalandırılması gereken değil, düzeltilmesi gereken bir şeydir. Oluş gerçeğini hatırla..Sen Sevgisin.. Sevgilerin en temizi, en safı ;başka bir şey değil.. Hepimiz, yanılgı içinde olmanın istisnadan çok bir norma bağlı olduğunu öğrenmekle mükellefiz.
Çektiğin acıları ceza olarak görmen, aksiyon ve reaksiyonlardan kendini sorumlu tutman, en büyük yanılgıdır.
Refakatçin korku da olsa ,uyandığında güleceksin.
Çile ceza değildir; birinci ödevi kendine gelmeni sağlamaktır.

((Erhard F. Freıtag))